“Bu sessizlik, büyük ses getirecek!”
Misafirimiz olan teknoloji harikası BMW i4 eDrive, G26 kasa kodlu 4 Serisi Gran Coupe ile aslında aynı platform. İlk bakışta neredeyse aynı otomobil gibi görünen iki modelden i4 eDrive, küçük diye nitelendirilebilecek tasarım detayları ile kardeşinden ayrılıyor. 4 Serisi Gran Coupe ile aralarındaki asıl fark ise i4’ün altında yatan teknoloji. Tamamen elektrikli olarak üretilen Yeni i4 eDrive, elektrikli otomobiller arasında yaşanan kıyasıya rekabette BMW’nin elini ciddi anlamda güçlendirecek gibi görünüyor.
Mehmet Emin Sezer | eminsezer@otosiklet.com
BMW i4 eDrive, markanın ilk elektrikli Gran Coupe modeli olma özelliğini taşıyan otomobili. BMW i4, ilk etapta eDrive40 ve M50 olmak üzere iki farklı versiyonuyla meraklılarının beğenisine sunuluyor. Serinin en güçlü versiyonu olan BMW i4 M50 modeli, aynı zamanda markanın ‘’tamamen elektrikli ilk M Performance otomobili” unvanına da sahip olacak. Test otomobilimiz olan BMW i4 eDrive40 tek motorlu ve arkadan itişli olarak üretiliyorken, BMW i4 M50 ise çift motorlu ve 4 tekerlekten çekiş sistemi ile piyasaya sunulacak.
Yeni BMW i4 eDrive, aerodinamik ve esnek tasarımıyla alışılagelmiş BMW çizgilerinden farklı hatlara sahip. G26 kasa kodlu BMW 4 Serisi Gran Coupe ile aynı platform üzerine tasarlanan ve büyük ölçüde benzerlikler barındıran i4 eDrive’ın elektrikli motoruna uygun tasarım detayları ise oldukça dikkat çekiyor. 4783 mm uzunluğa, 1852 mm genişliğe ve 1448 mm yüksekliğe sahip otomobilin aks mesafesi ise 2856 mm.
BMW i4 eDrive’a önden baktığımızda, BMW’nin yeni akımı olan iri böbreklerin bu otomobilde de kullanıldığını görüyoruz. Ancak 4 Serisi Gran Coupe’nin aksine, aynı iX’te olduğu gibi böbrekler kapalı olarak tasarlanmış. Bu durum, soğutma sıvısı için iri bir radyatöre ihtiyaç duymuyor oluşundan kaynaklanıyor. Ayrıca önden gelen havanın pürüzsüz bir şekilde yanlara dağılıyor olmasıyla da aerodinamiye belirgin ölçüde katkı sağlanıyor. BMW, otomobillerinin elektrikli versiyonlarında logosunu mavi çerçeve ile kullanmayı tercih ediyor ki bu durum i4 modelinde de dikkat çeken detaylar arasında karşımıza çıkıyor. Dikkatimizi çeken bir başka detay ise otomobilin fosil yakıtlı kardeşlerinden ayrışmasını sağlayan, böbrek üzerinde konumlanmış ‘ i ‘ logosu. Türkiye’de M donanım paketi ile satışa sunulan i4 eDrive, sportif görünümünü büyük ölçüde buna borçlu. Agresif görünüme sahip M tamponun köşelerindeki havalandırma ızgaraları, sadece görsel detaylar değil aynı zamanda fren sistemini soğutma işlevine sahip donanım parçalarından. Standart olarak LED farlarla satışa sunulan BMW i4 eDrive’ı, opsiyonel olarak BMW Selective Beam, BMW Laserlight ve Adaptif LED Farlar ile de sipariş edebileceksiniz.
Yandan bakıldığında hokey sopasını andıran havalandırma ızgaralarının i4’te de marşpiyelin hemen üzerinde konumlandırıldığını görüyoruz. M donanım paketi ile kullanıcılara sunulan bu özellik, sportif görünümün yanında aerodinamik yapıya da katkı sağlıyor.
BMW 4 Serisi Gran Coupe gibi liftback karoser yapısına sahip i4’ün bagaj kapağı üzerinde bulunan ve M donanım paketinde yer alan ince spoyler de oldukça şık bir görünün sunuyor. Otomobilin bagaj kapağına kadar taşan LED stop grubu ise önde başlayan estetik tasarımı arka kısımda tamamlıyor. Oldukça sportif görünen arka tampon, fosil yakıtlı kardeşlerinden daha keskin hatlara sahip ve daha derin difüzörleri ile dikkat çekiyor. 470 litrelik bagaj hacmi aynı zamanda arka koltukların yatırılmasıyla 1290 litreye kadar genişleyebiliyor ve sınıfındaki rakipleriyle kıyaslandığında oldukça büyük bir bagaj kapasitesi sunduğunu söyleyebiliriz. 40/20/40 olarak katlanan arka koltuk, farklı ihtiyaçlar için bagajda ekstra yer açılmasına olanak sağlıyor.
Ülkemize standart olarak akustik cam ve BMW Live Cockpit Professional ile gelen BMW i4 eDrive’da, ortam aydınlatması ve LED fiber optik akustik ambiyans şeritler de opsiyonel olarak sunulan özellikler arasında yerini alıyor. Ayrıca bu teknoloji harikası otomobilde opsiyonel olarak tercih edilebilecek seçeneklerden bir diğeri de 16 cm komponentler ve 464 watt ses çıkış gücüne sahip Harman Kardon Surround ses sistemi.
BMW i4 eDrive’ın içine girdiğimizde ise 4 Serisi Gran Coupe’den oldukça farklı detaylarla karşılaşıyoruz. İlk bakışta i4 eDrive’ın kokpit yapısı, iX modelinden aşina olduğumuz fonksiyonel ekranla kendini ayrıştırıyor. Yeni BMW iDrive sistemi, BMW Kavisli Ekran ve gelişmiş BMW Head-Up Display’in hassas bir uyum içerisinde çalışmasına imkan tanıyor. 12,3 inç ebatındaki bilgi ekranı ve 14,9 inçlik kontrol ekranını aynı çerçeve içerisinde birleştiren BMW Kavisli Ekran, sürücüye dönük tek bir cam yüzeyden oluşuyor. Otomobilin sürücüsü bu teknolojik ekranın her detayını, gözünü yoldan ayırmadan takip edebiliyor ve Head-Up Display’de gösterilen içeriğin türünü, miktarını istediği zaman kişisel tercihlerine veya mevcut trafik durumuna göre değiştirebiliyor. Orta konsolda, sürüş modları kumandasının çevresini saran karbonfiber zemini de sportif tasarımı desteklemesinin yanında bu otomobili tercih etmek için geçerli sebeplerden biri olarak tanımlayabiliriz.
BMW i4 eDrive’ın dış tasarımında gözümüze çarpan mavi detayların içerideki detaylarda da karşımıza çıkıyor olması görsel uyumu artırmış. Otomobilin çalıştırma butonu, mod değiştirme kumandası ve diğer bazı detaylar mavi renkli çerçevelerle karşımıza çıkıyor. Ayrıca M donanım paketinin sportif yapısı, iç mekanda da kendisini gösteriyor. Spor direksiyon simidi ve spor ön koltuklar, M donanım paketinin içinde kullanıcıya sunulan opsiyonlar arasında. Sürücünün oturuş pozisyonu ve yan destekleri ile vücudu saran sportif koltuklar, sürüş keyfini oldukça artırıyor.
RWD yani arkadan itişli olarak üretilen BMW i4 eDrive40, arka aksın üzerinde konumlandırılmış tamamen elektrikli motoru ile 340 HP güç ve 430 Nm tork üretiyorken, 0’dan 100 km/s hıza 5.7 saniyede ulaşabiliyor. Sürüş keyfi ile oldukça tatminkar olan BMW i4 eDrive40, WLTP normlarına göre tam şarj ile 590 km’lik yolu katedebiliyor. Otomobilin ulaşabildiği maksimum hızı ise 190 km/s olarak belirtiliyor. BMW eDrive M50 modelinin ise biri ön aksta, diğeri arka aksta konumlandırılmış iki motorlu ve dört tekerlekten çekiş sistemi ile sunulduğunu yukarıda belirtmiştik. Otomobilin doğuştan elektrikli olması, fosil yakıtla hareket eden kardeşlerine göre daha az teferruat barındırıyor ve bu durum beraberinde bazı artıları da getiriyor. Bunlardan en önemlisi ise aracın alt kısmını neredeyse tamamen kaplayan bir alana yerleştirilmiş olan bataryaların, ağırlık merkezini yere oldukça yaklaştırıyor olması; kardeşlerine kıyasla bu durum, otomobilin yol tutuşunu artı yönde etkiliyor.
Otomobilin sürüş modları arasından ister ekonomik, isterseniz konforlu ve tabii ki en eğlencelisi olan sportif sürüş modunu seçebiliyorsunuz. Asıl ses getirecek olan kısım da tam burası! Sport modunu aktive ettikten sonra gaz pedalına her dokunduğunuzda, G kuvvetine maruz kalarak benzersiz bir ivmelenme hissine şahitlik ediyorsunuz. Sport sürüş modu o kadar keyifli ki sürücü gaz pedalına her bastığında, sağında oturan yolcunun, koltuğun içine çekildiğini gözlemleyebiliyor. Bu arada elektrikli otomobillerle birlikte hayatımıza giren motor sesi efekti de Sport mod ile anında üçe katlanıyor ve otoban hızlarında benzinli otomobillerin sürüş hissiyatını aratmıyor. Gerçekten fark yaratan bu etkileyici ses efektleri ise Hans Zimmer’in imzasını taşıyor. Sürüş esnasında ses efektlerindeki iniş çıkışlar senkronize bir şekilde gerçekleşiyor ve BMW’nin bir diğer tam elektrikli modeli olan iX’e göre çok daha etkileyici çığlıkları olduğunu da söylemeliyiz. Ayağınızı gazdan çektiğinizde ise tüm sesler kesiliyor ve tamamen huzur veren bir sessizlik oluşuyor.
Hata!
Yorumunuz Çok Kısa, Yorum yapabilmek için en az En az 10 karakter gerekli